11 Haziran 2012 Pazartesi

Paul Auster'ın İlk 5'i


Kaynak: itusozluk.com
Paul Auster bu yıl hem ilk kez Türkiye'de yayımlanan Kış Günlüğü ile hem de tutuklu gazeteci ve yazarlar nedeniyle uyguladığı boykotla gündemden düşmedi. Kitap severlerin, özellikle de çağdaş Amerikan edebiyatına ilgi duyanların gündemindense yıllardır düşmüyor. Romanlarıla New York, Brooklyn ile özdeşleşen Auster, New York Üçlemesi, Brooklyn Çılgınlıkları, Görünmeyen, Duman, Leviathan ve diğer eserleriyle önemli ödüller aldı. Bu klasik olma yolundaki yazarın eserlerinde sık sık işlediği suç, hayatın saçmalığı, tesadüf, başarısızlık, hikaye anlatıcılığı gibi unsurların izini onun en sevdiği romanlarda da sürmek mümkün.
"1. Don Kişot - Miguel Cervantes
Edebiyatın ilk büyük romanı sayılan Don Kişot, orta çağ aşk öykülerine olan tutkusunun, şövalyevari ihtişamı ve onu hiç tanımayan bir hanımın aşkını arama ilhamı verdiği, hayallerinin güdümündeki asil bir adamın komik hikâyesidir. yel değirmenleri ve söylenmelerle dolu gülünesi soytarılıklarıyla ünlü Don Kişot, kahramanlık, hayal ve yazma sanatı üzerine derin fikirler sunar. Yine de kitabın can alıcı yeri aldanmış şövalye ve onun atasözü fışkırtan kahyası Sancho Panza arasındaki ilişkidir. Eğer onların talihsiz maceraları insan çılgınlığını aydınlatıyorsa, bu sade sevgi ile işlenen bir çılgınlıktır, efendisi "ne kadar aptalca şey yaparsa yapsın" Sancho'yu onun yanında tutan sevgi.
2. Savaş ve Barış - Leo Tolstoy
Mark Twain'in bu şaheser hakkında "Dikkatsizce bir tekne yarışı eklemeyi unutmuş" dediği söylenir. Bunun dışında Napolyon'un 1812 Rusya işgali etrafında gelişen bu epik romanda her şey vardır. Tolstoy panoramik savaş sahneleri çizme konusunda olduğu kadar toplumun her katmanından gelen yüzlerce karakterin bireysel duygularını da tarifte ustadır ama bu kitabın bu denli sevilmesine neden Prens Andrey, Natasha ile aşkla mücadele eden ve yaşamının doğru şeklini bulmaya çalışan Pierre'in tasviridir.
3. Moby-Dick - Herman Melville

Bu nefes kesici, denizde geçen saplantı, kibir ve öç destanı; acı verici bir kıssa, saran bir macera veya balina  avı sanayinin yarı bilimsel kaydı olarak okunabilir. Ne olursa olsun, kitap sabırlı bir okuyucuyu çılgın Kaptan Ahab'dan onu sakatlayan ismi var cismi yok beyaz balinaya, şeferli pagan Queequeg'den bizim kavrayışlı anlatıcımız ve vekilimiz Ishmael'e ve azimli gemi Pequod'a kadar kurgunun en hatırlanası karakterleriyle ödüllendirir.

4. Suç ve Ceza - Fyodor Dostoevski 

St Petersburg'un Zirve sıcağında, bir zamanların üniversite öğrencisi Raskolnikov edebiyatın en meşhur kurgu suçunu işler; bir tefeciyi ve kız kardeşini baltayla döver. Bunu Raskolnikov ile anti-kahramanımızı bir çeşit günahlarından arınmaya doğru iten kurnaz dedektif arasında geçen psikolojik bir satranç maçı izler. Sınırsızca felsefi ve ruhsal olan Suç ve Ceza, "büyük adamlar"ın kendi ahlak kurallarını yazma ehliyetleri olup olmadığını sorarken; özgürlük ve gücü, acı çekmeyi ve deliliği, hastalığı ve kaderi, modern şehir dünyasının ruh üzerindeki baskısını ele alır.

5. Kayıp Zamanın İzinde - Marcel Proust

Tüm mesele zamandır. Evet, gerçekten. Bu yedi ciltlik, üç bin sayfalık çalışma yüzeysel olarak güzel dönemdeki* (belle époque) Fransız toplumunun (genelde üst sınıfının) dokunaklı bir eleştirisidir. Hem yazar hem de "Marcel" olarak birinci romanı ağızdan anlatana ufalanan bir şekerli kurabiye çocukluk hatıralarını çağrıştırır ve Proust bazıları Einstein tarafından da yöneltilen yakın geçmişin ve çağımızın milletleri hakkında sorular sorar. Biz düzinelerce karakterin yıllar boyunca ilişkilerini, şakalarını, ihanetlerini izlerken, zaman otobandır hafıza da sürücü."


* Sanayi devriminin etkisiyle yaşanan ekonomik büyümenin sonucu Fransa'da 1880-1914 yılları arasında orta sınıfta yaşanan havailik ve rahatlık dönemi.


Sunum & çeviri: BA                       Kaynak: toptenbooks.net



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder